Çoğunuz ne olduğunu bilseniz de Polikistik Over Sendromunu (PCOS) duymamışsınızdır. PCOS, bir kadının yumurtalıklarında ve bazen de adrenal bezlerde normalden daha fazla androjen (testosterona benzeyen bir çeşit erkeklik hormonu) üretilmesi durumudur. Bütün kadınlarda bir miktar androjen üretilmektedir, fakat polikistik ovaryan sendromlu kadınlarda bu hormonlardan daha yüksek seviyelerde üretilmektedir. Bu durum da kıl büyümesini arttırmakta, akne ve düzensiz adet periyotlarına neden olmaktadır. Kadınlar polikistik ovaryan sendromu belirtilerini çok hafiften şiddetliye doğru değişken bir şekilde göstermektedirler. Her kadının polikistik ovaryan sendromu deneyimi farklı olmaktadır.

KİMLERDE POLİKİSTİK OVARYAN SENDROMU OLUR VE BUNA NE SEBEP OLMAKTADIR?

Polikistik ovaryan sendrom, her ırktan ve uyruktan kadınlarda görülebilen en yaygın hastalıktır. Araştırmacılar tarafından tam olarak kanıtlanmamış olsa da PCOS’ nun genetik bir unsur olabileceğine inanılmaktadır. Çoğu PCOS’ lu kadınların aile üyelerinde de bu hastalık bulunmaktadır. Polikistik ovaryan sendromunda androjenlerin veya erkek hormonlarının dengesizliği söz konusudur fakat hastalığa tam olarak neyin sebep olduğu bilinmemektedir. Bu dengesizlik neredeyse vücudun her sistemini etkilemektedir. Bu nedenle de kadınlardaki belirtiler çok büyük farklılıklar göstermektedir. Aynı zamanda tipik olarak bu kadınlarda kandaki şeker üretimindeki problemlerden de sorumludur. Semptomlar ergenlik döneminde belirmeye başlar ve yetişkinlik dönemi boyunca devam eder.

POLİKİSTİK OVARYAN SENDROM KOMPLİKASYONLARI

Eğer adetleriniz düzenli değilse ve periyotlar arasında 60 günden fazla zaman geçiyorsa, bu durum endometriyal kanser açısından çok riskli olabilmektedir. Endometriyal tabakanın düzenli olarak atılması, anormal hücrelerin gelişimini engellemek için gereklidir. Bu durumda doktorunuz adet periyotlarını düzenlemek için doğum kontrol hapı gibi ilaçlar verebilmektedir. İnsülin direnci veya kan şekerinin düzenlenmesindeki zorluk yaygın olarak görülmektedir. Bu da tip II diyabet, kardiyak hastalık, yüksek kolesterol ve metabolik sendrom açısından risk yaratmaktadır. Metabolik sendrom; obezite, diyabet ve yüksek kolesterolün bir kombinasyonudur. Bu komplikasyonların gelişme şansını azaltmak için sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersiz programlarının sürdürülmesi önemlidir.

HENÜZ TEŞHİS EDİLDİ. ŞİMDİ NE YAPMALIYIM?

İlk olarak ve en önemlisi kendinizi rahat hissedebileceğiniz ve kararınızda size kılavuzluk edebilecek bir endokrinolojist bulun. Eğer teşhislerinde ve tedavi seçeneklerinde kendinizi rahat hissetmezseniz, ikinci hatta üçüncü bir fikir alın. İkinci olarak kendinizi eğitin. Çeşitli tedavileri ve semptomlarınızı uygun bir şekilde nasıl idare edeceğinizi öğrenin. Hastalığınızı anlamak tedavi seçeneklerini belirlerken kendinizi daha kontrollü ve bilgili hissetmenize yardımcı olacaktır. Son olarak, bu hastalığa sahip diğer kadınlardan destek alın. PCOS’ lu diğer kadınlarla konuşmak yalnız olmadığınızı bilerek avunmanızı sağlayacaktır.

PCOS TEDAVİLERİ

Hastalığı yönetmenize yardımcı olacak PCOS tedavileri mevcuttur. En önemlisi eğer kiloluysanız kilo vermektir. Kalorileri ve basit şekerleri azaltarak, zayıf, yağsız protein ve lifi arttırarak ve düzenli egzersizlere başlayarak vücudunuzun insüline cevabını arttırmasına ve böylece de androjen üretiminin azalmasına yardımcı olabilirsiniz. Bu, semptomların azalmasına, adetlerinizin normale dönmesine ve kolayca gebe kalabilmenize yardımcı olabilmektedir. Semptomları düzeltmeye yardımcı olabilen ilaçlar mevcut olsa da kilo vermek yapabileceğiniz en iyi şeydir.

MENSTRÜEL PERİYOTLARIN DÜZENLENMESİ

Bebek sahibi olmak istemeyen kadınlar için doğum kontrol hapları ilk tercihtir. Bu haplar, kadınların hormonlarını düzenlemeye yardımcı olan östrojen ve progesteron kombinasyonunu içermektedir. Bu, periyotlarınızın daha düzenli olmasını sağlar. Doktorunuz gerekli görürse, eğer bir süredir adet görmediyseniz, kanamayı tetiklemek için Provera (medroksiprogesteron) adında bir ilaç verebilir. Bu ilaca başlamadan önce hamile olmadığınızdan emin olmak için kan testine gerek duyabilir.

ALTERNATİF TEDAVİ

Bazı çalışmalar akupunktur ve doğurganlık tedavisinin başarısı arasında küçük bir ilişki olduğunu göstermektedir. Menstrüel periyotların düzenlenmesine yardımcı olduğu ve böylece yumurtlamayı tetiklediği düşünülmektedir.

CERRAHİ

Nadiren yapılsa da PCOS tedavisi için ovaryan drilling (yumurtalıkta pencere açma) adı verilen cerrahi bir seçenek de mevcuttur. Hekim küçük kesiler açar ve çok küçük bir kamera kullanarak genişlemiş ovaryan follikülleri yakar. Androjenin ve LH salgılanmasının azalması ve böylece ovülatuvar periyotların tetiklenmesi beklenir.

Daha az kullanılan bir yöntem ise Ovaryan Wedge Resection (yumurtalıktan bölüm çıkarılması) dır. Yumurtalıkta kalıcı hasar neden olma riski fazladır. Eğer doktorunuz bu prosedürü önerirse ikinci bir fikir alın. Artık PCOS tedavisinde tavsiye edilmemektedir.

İNFERTİLİTE (KISIRLIK) TEDAVİSİ

Eğer bebek sahibi olmaya çalışıyorsanız, birçok seçenek mevcuttur. Doktorunuzun önereceği ilk ilaç muhtemelen yumurtlamanıza yardımcı olabilecek klomifen’dir.

PCOS ve insülin direnci arasındaki bağlantı nedeniyle insülin duyarlılığınız arttırmak için normalde diyabet tedavisinde kullanılan Metformin isimli ilaçlar kullanılabilmektedir. Vücudun insüline cevabını arttırarak yumurtalığın çok fazla androjen üretmemesini ve böylece yumurtlamanın oluşma olasılığını arttıracağı düşünülmektedir. Bu, menstrüel periyotlarınızı düzenlemeye yardımcı olacak ve semptomların azalmasını sağlayabilecektir. Bazı kadınların yumurtlama için hem klomifen hem de Metformin alması gerekebilir. Aynı zamanda kilo vermek de yardımcı olabilmektedir. Bazı kadınlarda kilo vermek, yumurtlamayı düzeltmekte ve gebelik oranlarını önemli derecede arttırmaktadır.

Eğer bunlar işe yaramazsa, bir sonraki adım Gonadotropinler olarak bilinen enjeksiyon formundaki ilaçlardır. Her ay hipofizden yumurta folliküllerinin büyümesini sağlayan Follikül Stimülan Hormon (FSH) salgılanmaktadır. Gonadotropinler olgun bir yumurta gelişimini sağlayan FSH miktarını arttırmaktadır. Doktor ultrason ve kan testleriyle gelişiminizi takip edecektir. Yumurtlama yaklaştığında doktorunuz Human Koryonik Gonadotropin (HCG) enjeksiyonu yapmanızı isteyecektir. Bu, tam olarak ne zaman ilişkiye girmeniz veya intrauterin inseminasyon (IUI) yapılması gerektiğini bilmenizi sağlayacaktır. Doktorunuz hangi seçeneğin sizin için uygun olduğunu belirlemeye yardımcı olacaktır.

Son olarak son seçeneğiniz in vitro fertilizasyon (IVF) dur. Bu, yumurtalıklarınız kontrollü hiperstimülasyonuna dayanan kompleks bir uygulamadır. Birçok yumurta üretmeniz sağlanır ve doktor bunları cerrahi bir işlemle alır. Döllenme vücudun dışında, laboratuvar ortamında olur. Daha sonra gelişen embriyolar rahime transfer edilir. IVF uygulamasında birçok tedavi protokolü vardır ve doktorunuz sizin medikal hikayenize, yaşınıza ve teşhisinize göre en iyisini seçecektir. Eğer standart IVF sizde başarılı olmazsa, donör yumurtalarla veya donör spermlerle yapılabilir veya gerekirse taşıyıcı anne kullanılabilir.

PCOS İLE BAŞA ÇIKMAK

PCOS ile başa çıkmak zordur, sıklıkla da ağrılı bir mücadeledir. Birçok utanç verici semptomlardan gebe kalmadaki zorluğa kadarki nedenlerden ötürü PCOS’ lu kadınların kendilerini yalnız hissetmesi çok kolaydır. Hormonal değişikliklerden ötürü neredeyse tüm vücut sistemleri etkilenebilmektedir. Kıllanmada artış veya erkek tipi kellikte olduğu gibi saç kaybı olabilmektedir. Neyse ki bu semptomları yönetmeye ve gebe kalma konusunda zorluk varsa gebe kalmanıza da yardımcı olabilecek çeşitli tedaviler mevcuttur.

En önemlisi doktorunuzla mümkün olduğunca erken görüşmeye başlamanızdır. Onun tavsiyelerine uyarak sağlıklı bir yaşam sürebilir ve çabuk bir tedavi elde edebilirsiniz. Ve böylece istenmeyen semptomları ortadan kaldırabilir veya oldukça aza indirgeyebilirsiniz. Polikistik ovaryan sendrom tip II diyabet, kardiyovasküler hastalık ve endometriyal kanser ile de bağlantılı olduğu için ne kadar çabuk hastalığınıza müdahale edilirse,  o kadar çabuk diğer anormal semptomları belirleyebilirsiniz.

KISIRLIK

Gebe kalmayı deniyorsanız ve düzensiz adet periyotlarınız varsa, anahtar bir adım olan Ovülasyon (yumurtlama) olmuyor olabilir. Periyotlarınızı bir takvim üzerinden takip ederek ne kadar sıklıkta adet gördüğünüzü belirleyin. Evde uygulanan yumurtlama tespit kitlerini kullanmayı deneyin. Bununla birlikte bazı kadınların sürekli olarak yüksek LH seviyelerine sahip olduğunu unutmayın (bu kitler bu hormonu belirlemektedir). Yumurtlamanın olduğuna inanmadığınız halde sürekli olarak pozitif sonuç alıyorsanız, bu yöntem sizin için uygun olmayabilir. Sonuç olarak eğer 35 yaşın altındaysanız ve 1 yıldan uzun süredir veya 35 yaşın üzerindeyseniz 6 aydan uzun süredir gebe kalmayı deniyorsanız bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurmalısınız.

SEMPTOMLARIN KONTROLÜ

PCOS’ lu kadınlar sıklıkla özellikle yüzde olmak üzere istenmeyen tüyler ve akne gibi can sıkıcı semptomlardan muzdariptir. Neyse ki bugün bunlarla baş edebilecek olası müdahaleler mevcuttur. Temel olarak evde uygulanabilecek tıraş olma, ağda ve tüy dökücü kremlerden lazer tedavilerine kadar birçok seçenek vardır. Dermatolojistle sizin için en uygun olanını konuşmaktan çekinmeyin.